
Sunday, March 15, 2009
Tuncay Sanli

Monday, March 2, 2009
Daniel Day Lewis


Sunday, February 22, 2009
Giuseppe Meazza / San Siro

Jimmy Bullard


Bu arada Bullard'in cikis yaptigi takimi falan bilmiyordum, biraz arastiriyim derken neler cikti. Megerse babaannesi Alman oldugu icin 2006 dunya kupasi oncesi Alman milli takimda oynamak icin Klinsman'a haber salmis ama olmamis sakatligi yuzunden. Yakin zamanda 2 defa Ingiliz milli takimina da cagrildi ama oynamadi. Gorunuse gore bu kariyer milli olmadan bitecek gibi.
Thursday, January 22, 2009
Hesapsiz City

Michael Bridges

Wednesday, January 14, 2009
James Beattie

Titus Bramble
"Titus's occasional flash of brilliance is heavily outweighed by the total inability to think before attempting what inevitably turns into a hashed clearance, a mistimed tackle, an own goal or a penalty for the opposition."
Ingiliz basin organi Guardian'in sahibi oldugu The Fiver isimli gunluk futbol email bildirimi yapan bi spor yayincisinin okuyuculari arasinda duzenledigi ankette Brambe'in EPL'de yilin en kotu oyuncusu secilmesi sonrasi birakilan okuyucu yorumlarindan bir tanesi yukaridaki. Lafi hic uzatmiyim; sahsi gorusum de bu okuyucu ile aynidir. EPL sahalarinda ikamet eden en kabiliyetsiz ve basiretsiz defans oyuncusu acik ara Titus Bramble'dir. Soyle duzenli takip ediyor oldugum bloglari, hele ki EPL'e ozellikle kafa patlatanlari falan, dusunuyorum da, nasil olur da kimsenin dikkatini cekmemis, neden sahalarimizin has kazmalarindan Bramble'a deginen olmamis merak ediyorum. Bu vatandasi 2002 yilinda, henuz daha 21 yasinda, sozde umut vaad ederken transfer oldugu Newcastle United'daki ilk sezonundan beri israrla takip ediyorum. Ve sundan eminim ki onu takip etmekten bikmadigim bu 7 sezonda baska hicbir futbolcu Bramble'in sebep oldugu akla hayale gelmeyecek hayatilikte hatalarin yarisini yapmamistir. Hele ki, nereden Fransiz milli takimina alindigi belli olmayan, Jean-Alain Boumsong (benim bir diger favori okuzumdur, laf aramizda) ile tandem oynadigi surede yapmis olduklari sacmaliklar Newcastle'da hala efsanedir. Hic zorlanmadan Bramble'in en azindan 5 tane golle sonuclanana bireysel hatasini animsarim. Nitekim Newcastle United da kendisinden yaka silkmis olacak ki, 2007 sezonu sonunda serbest biraktilar kendisini. Ben 'aha sonunda kurtulduk artik heralde EPL'de kimse almaz bu kutugu' derken Wigan atladi ustune, bok varmis gibi. Kendisi beni gene yaniltmadi ve sakinligi ile unlu Wigan hocasi Steve Bruce'u bile yaptigi hatalar ile cildirtti ve gecen sezon bi mac sonrasinda 'Bramble'a verdigimiz bu kacinci son sans hatirlamiyorum, ama son adam hatasi yapmaktan bikmadi' dedirtti. Ama gel gor ki bu sezon yine ilk 11'e oturttu adami, sanki bana inat. Bu gece ManUn'a karsi izlerken aklima gelince iyice depresti iste duygularim. Son olarak bu mal kardesimiz hakkinda bir de not; kendisinin 2003 yilinda aklandigi bi de grup tecavuzu davasi var. Hani aklanmissin bisey de diyemiyorum ama ne adammissin sen be Bramble... Artik sana degil, seni oynatanlara dalacam.
Friday, January 2, 2009
SASS

Wednesday, December 31, 2008
Tarz farki

Sunday, December 28, 2008
Winston Bogarde

Bi onceki postta oturdugu yerden para kazanan Wayne Bridge'den bahsedince, bu isin kralina deginip onunde saygi ile egilmemezlik olmazdi. Adamimiz tabi ki Winston Bogarde. Yukaridaki sozler de 'Bu Zenci Kimsenin Onunde Egilmez' isimli otobiyografisinden alinma. Niye bu laflari ettigine bilare gelicem... Kendisi Ajax'in 95'te CL'i aldigi Van der Saar'li, de Boerler'li, Litmanenli, Davids'li, Kluivert'li, Reizeger'li, Seedorf'lu efsane kadronun saglam ama hafif kutuk defans oyuncusuydu. Bogarde abimiz Ajax'ta bulundugu 94-97 yillari arasinda 62 maca cikmis. 3 sezon, 62 mac, yas daha genc. Fena sayilmaz sonucta. Kariyeri burada zirve yapti, ki ondan sonrasi gercek bir komedi. 1997-2004 arasinda Milan, Barcelona ve Chelsea'de forma giydi futbolu birakana kadar, fakat gurbetteki bu 7 sezonda toplam oynadigi mac sayisi sadece 55. Saka gibi. Mesela Milan'da toplam forma giyme sayisi 3, ki birini ben gayet net hatirliyorum, Udinese'ye karsi akil almaz bi son adam hatasi yapip golu yedirip mac vermisti. Ajax'taki hocasi van Gaal 95'teki Ajax ruhunu yaratacam diye onu (ve bi alay Hollandali'yi daha) Barcelona'ya getirerek adamina bi sans daha vermesine ragmen Bogarde 2 vasat alti sezon sonrasi 'napacam ben yav' derken Chelsea yardimina kosuyor, ve ona 30 yasinda haftaligi 40,000 pound'dan 4 yillik kontrat oneriyor. Isin enteresanligi kontrat yapmasinin sadece birkac hafta ardindan Chelsea'nin yeni hocasi Raineri, transferin ondan habersiz yapildigini ve Bogarde'a ihtiyaci olmadigini soyleyerek gonderilmesini istiyor. Bogarde kariyerinin sonunda elbetteki boyle bi kontrati baska bi takimdan alamayacagini bildigi icin kabul etmiyor ve Chelsea klubunun (onu defalarca reserve takimla calismaya yolladilar) ve taraftarlarinin (basinda surekli paragoz olarak lanse edildi) tum asagilamalarina karsin Bogarde yilmadi, umursamadi, ona buyrulan her antremana gitti ve sonucta da 4 sezon boyunca sadece 11 maca cikmis olmasina ragmen parasini son kurusuna kadar aldi Chelsea'den. Ve sonucta 2004'te son 7 senesinde resmen futbol oynamadan cebini milyon poundlarla doldurmus olarak futbolu birakti. Gercekten tuhaf bi durum. Onur, haysiyet, seref gibi laflar o kadar milyon pound karsisinda terazide agir basmamis belli ki. Ama kim suclayabilir ki Bogarde'i?
Wayne Bridge

Edit: Sanki icime dogmus da yazmisim gibi.. Su anda belli oldu ki Wayne Bridge kardesimiz oturarak degil de kosarak para kazanma amacli EPL'in yeni para babasi Manchester City'e haftalik 100,000 pound karsiligi 4.5 yillik imza atarak dunyanin en pahali kanat savunmacisi unvanina kavusmus oldu.
5 gol yiyen macin adami

Thursday, December 11, 2008
Sicak denizlere inemeyenler

Wednesday, December 10, 2008
Tuncay Chelski'ye gider mi?

Subscribe to:
Posts (Atom)